Fransız Cumhuriyet Devri

0
85

Cumhuriyet Devri (1792-1795)

Cumhuriyet yönetimi milli birliği sağladı ve dış tehdidi etkisiz hale getirdi. 1793’te dış güçlerle ittifak yaptığı için kral idam edildi.

1793-1794 yılları arasında kalan bu döneme Terör Devri (Reign of Terrör) de denmektedir.

Cumhuriyet esaslarına göre yeni bir anayasa hazırlandı. Fakat yasanın gerekleri yeterince ve ağırlaşan şartlar sebebiyle tatbik edilemedi. Zamanla ekonomik durumları normale dönen ve mali açıdan güçlenen halk temsilcileri, parlamentoda çoğunluk sağladılar ve ağır tedbirlerin kaldırılmasını istediler. Böylece 1795’te muhafazakâr “Direktuvar” idaresi kuruldu.

Direktuvar İdaresi Devri (1795-1799)

Bu dönemde icra kuvveti Beşyüzler ve İhtiyarlar Meclisi tarafından seçilecek beş direktuvara bırakıldı. Yasama yetkisi Beşyüzler Meclisi’ne verildi. Milli hâkimiyet esaslarının kullanılması cumhuriyet dönemine göre daha azaltıldı. Millet Meclisi seçimlerine katılmak zengin olmayı gerektirdi. Sonuçta: Devlet yönetimi güçleşti; meclisler arasındaki düşmanlık duyguları arttı; ordu, meclis kavgalarına ve siyasete girdi. Neticede konsüllük idaresine geçilmesine karar verildi.

Konsüllük Devri (1799-1804)

1799’da konsüllük idaresi kuruldu. Bu idarede beş direktuvarın yetkileri üç konsüle devredildi ve tüm yetkiler birinci konsülde toplandı. Birinci konsül de General Napolyon Bonapart oldu. Bu idare 1804 yılına kadar devam etti. Bundan sonra imparatorluk idaresi başladı.

İmparatorluk İdaresi (1804-1815)

Konsüllük döneminde büyük zaferler kazanılmış, ziraat, ticaret ve sanayi gelişmiş, fakat buna karşılık millet meclisi etkinliğini kaybederek devrim hedefinden uzaklaşmıştı. Ülke tekrar ferdi otorite ile yönetilmeye başlanmıştı. Bu durum ve General Bonapart’ın İmparatorluk idaresi 1815 yılına kadar devam etti.

Fransız devriminden sonraki gelişmelerle birlikte ortaya çıkan ulus-devlet anlayışına paralel olarak doğan ulusçuluk, modern karaktere sahiptir ve bu şekliyle Batı’ya ait bir gelişmedir.

Fransız Devriminin Etkileri ve Sonuçları

Fransız Devrimi, ulusal bilinçlenmenin ve yönetim karşıtı tepkilerin nasıl ortaya konabileceğinin en başarılı ve kanlı örneklerinden biridir. Bu yönüyle, kendinden sonraki devrimlere de esin kaynağı olmuştur ve hâlâ olmaktadır.

Fransız Devrimi, Yeni Çağı bitiren, Yakın Çağı başlatan olay olarak kabul edilir. Çünkü bu devrim sonucunda tüm dünyada milliyetçilik kavramı önem kazanmaya başladı. Ezilen halklar haklarını aramayı öğrendiler. Halklar, yönetimden korkmamaları gerektiğini, yönetimlerin güçlerini halklarından aldığını fark ettiler.

Fransa’da monarşik rejimin yıkılıp, yerine cumhuriyetin kurulmasına neden oldu. Halk, yönetim üzerindeki gücünü fark etti. Roma Katolik Kilisesini de ciddi reformlar yapmak zorunda bıraktı. Milliyetçik akımının yayılması, gücünü emperyalist rejimden alan imparatorlukların aleyhine oldu; imparatorluk çatısı altındaki farklı milletlere mensup halklar ayaklanmaya başladılar. Bu durum, imparatorlukları bölmeye çalışan kesimlerin de işine geldi, isyan eden halkları provoke ettiler. Bunun sonucunda da imparatorluklar zayıflamaya ve parçalanmaya başladılar.

Fransız devrimi, sonuçları ve ideolojisiyle, Yakın Çağ dünya savaşlarına -I. DünyaSavaşı ve II. Dünya Savaşı- yön verdi ve bugünün dünyasının oluşmasında da son derece etkili oldu.
Fransa İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi

28 Ağustos 1789’da Fransız Devriminden sonra, Fransız Ulusal Meclisi tarafından, Fransa İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi kabul ve beyan olundu.

Bildirge; insanların eşit doğduğunu ve eşit yaşamaları gerektiğini, insanların zulme karşı direnme hakkı olduğunu, her türlü egemenliğin esasının millete dayalı olduğunu ve mutlak egemenliğin bir kişi ya da grubun elinde bulunamayacağını, devleti idare edenlerin esas olarak millete karşı sorumlu olduğunu, hiç kimsenin dini ve sosyal inançları yüzünden kınanamayacağını ortaya koyuyordu.

Read More about Fransız Aydınlarının Etkisi

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz